«
  1. Anasayfa
  2. Dini Hikayeler
  3. Saliha Eş – İbretlik evlilik Hikayeleri

Saliha Eş – İbretlik evlilik Hikayeleri

Saliha eş

Saliha Eş – İbretlik evlilik Hikayeleri

Kısa Hikayeler sitemizde “Saliha Eş” isimli İbretlik evlilik hikayeleri paylaşmak istiyoruz. Bu Hikaye, İslami evlilik hikayeleri, ibretlik evlilik hikayeleri, dini evlilik hikayeleri, aşk hikayeleri ve yaşanmış gerçek hikayeler kategorilerinde yer alan bir içeriği kapsıyor. “Saliha Eş hikayesi, güçlü bir imana sahip olan ve evlilikteki doğru yolu bulan bir çiftin öyküsünü anlatıyor.

Bu hikaye, evliliğin önemini, Allah’a olan bağlılığın ve sevginin ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. Ayrıca, “Saliha Eş” Hikaye içeriği, izleyicilerimizin İslami evlilik, dini değerler ve yaşanmış gerçek hayat hikayeleri konularına olan ilgisini karşılamak için hazırlandı. Bu nedenle, Kısa Hikaye içeriği, sadece bir hikayeden ibaret değil, aynı zamanda İslami evlilik, eş seçimi, ilişki yönetimi ve daha pek çok konuda ipuçları ve öğütler içeriyor.


Yaş yirmi beş. Evlilik zamanı geldi geçti derken,Annem açtı yuva kurma konusunu. Saliha bir kız olsun, Gerisi gelir diye düşünüyordu. Yakın bir akrabamızdan haber geldi. Komşuları çok dindarmış, Kızlarının ailesinden daha da Dinine bağlı olduğunu duyunca Sevindim. Gittik bir görelim görüşelim dedim. Ilk ailesi ile konuştum, Hatta ben konuşmadım, Sürekli onlar konuştu. Şaşırmıştım, Bir şey diyemedim. Kına gecesinde en iyi müzisyenler olacakmış, Düğünde keza aynı. Ev dayalı döşeli olacakmış. Hem Hepsi en pahalısından, Araba olacakmış son model. Çünkü komşunun damadı sıfır araba almış geçen.

Anne, Hadi kalk diyecektim, Utandım. Kızla görüştürmek istediler. İslamiyeti uygun olarak görüştük. En güzel gelinlik, En büyük düğün salonu, Ne diyeceğimi bilemedim. Ben Saliha bir eş istiyordum sadece. Istekleri bir türlü bitmiyordu. O anda
Yan taraftaki aynaya Göz ucuyla baktım kendi kendime, Görünüşümde de bir iş adamı profilimi vardiye.

İstekleri bitince sıra bana geldi, “Senin isteklerin nelerdir”. Bir an önce kalkıp gitmek istiyordum, sıkılmıştım, Geleli bir saat olmasına rağmen, dünyaya bağlananlarla birlikte olmak içimi karartmıştı. Tekrar sordu, “Istekleri nelerdir”, Hayırlısı olsun dedim. Nezaketle ayrıldık evden.

Daha sonra birkaç kişiyle daha bu şekilde görüşmelerim oldu Hepsinde de Aynı dünya Sevdalığı. Artık Evlilik düşüncesinden vazgeçmek üzereydi. Haftalardır dışarı çıkmıyor, Akşamları Hava almak için balkonda oturup kitap okuyordum. Karşı komşumuz gece çalıştığı için Akşam dokuz gibi evden çıkıyordu. Her gece ablası çocuğu oyalamak için balkona çıkarıyor, Her fırsatta benimle konuşmaya çalışıyordu.

Bunu sık sık tekrarlamaya başlayınca bunaldım.Bir akşam Kıyamet ve Ahiret kitabını alıp Aynı saatte çıktım balkona. Beni görünce o da çıktı. Bir konu bulup yine başladı konuşmaya, “Her akşam kitap okuyorsun nedir Onlar”. İşte beklediğim fırsat gelmişti. Okumak istersen vereyim deyince, Olur dedi. Besmele çekip 2-3 metre karşıdaki kıza attım. Hadi gir de evde okumaya başla dedim. Kitabı okumuş olacak ki Bir daha balkona çıkmaz oldu.

Evlilikten vazgeçmiştim. Bir eş bulmak bana uzak görünüyordu. Aradan aylar geçmişti. O zaman zarfında birkaç kızla daha görüşmeye gittim. Fakat netice aynı, Değişen hiçbir şey yoktu.

Bir salı akşamıydı, Içim çok daralmıştı, Adeta boğuluyordum. O gece iki rekat namaz kılıp yattım. acayip Acayip bir rüya gördüm. Birini anlatmalıydım bu rüyayı. Bir akşam balkonda dolunayı izlerken telefonum çaldı. Gözüm dolunaydaydı.
Cebimden çıkarttım telefonu, Kimin aradığına bakmadan kulağıma götürüp Açtım.  Arayan ses tanıdıktı, Fakat o günden sonra Hayatımın değişeceğini nereden bilebilirdim.

Arayan En yakın arkadaşım ali idi. Canı sıkılmış beni çağırıyordu. Abdest aldım, Evin yakınındaki çay bahçesine gittim. Çocukluğumuzdan açıldı konu. Sonra gördüm rüyayı anlatmaya başladım. “Tozlu bir köy yolunda gidiyordum. Elimde bir tane kılıç vardı, Etrafımda ise bir sürü yılan. Yılanlar bir metre kadar filan, Yükseltmişler kafalarını yukarıya doğru.

Hepsi üzerime atılmak için zaman kolluyorlar. Kılıçla kendimi savundum, Bana yaklaşanları kılıçla öldürüp ilerliyordum. İleride uyuyan biri vardı. Bilemediğim bir ses işittim ama, Ortalıkta kimseyok.Uyuyan kişiye baktım. O Ses yatan kişi Musab Bin umeyr’dir dedi. Sonra ileri Giden iki kişi. Biri peygamberimiz, Diğerinin kim olduğunu göremedim.

Ali yorumlamaya başladı rüyamı. Düşmanlarını yenerek iyi bir neticiye ulaşacaksın dedi. Konu evliliğe geldi yine, Başımdan geçenleri anlattım tek tek. Dertliydim bu konuda. Benim eşim dünyaya bağlı olmamalı, Sadece dünyalık uğruna yaşamamalıydı. Uzunca dinledi Ali Sıkıntılarımı, O konuşmaya başladı bu sefer.

“Evden çıkarken Annem dedi. Bizim mahallede bir kız varmış, Onunla görüştürmek istiyorlar seni”. “Yok Ali, Bundan sonra Kolay kolay kimseyle görüşmek istemiyorum” dedim. Kız da pek istekli Değilmiş zaten diye devam etti. Niye diye sordum.
O da birkaç kişiyle görüşmüş, Daha sonra evlilikten soğumuş. Ali’nin annesi de ısrar edince, Olur görüşelim demiş.

Tamam dedim ben de Yarın gideriz diye sözleştik. Rüyam gerçek mi Olacaktı acaba, Bu zamana kadar sabrettim, Önüme gelen engelleri Allahü Teala’nın izniyle aşmıştım. Ali ile vedalaşıp eve geldim. Konuyu anneme açtım. Yarın gidecektik görüşmeye.

Çok heyecanlıydım nedense Sabah erkenden kalkıp giyindim. Heyecan gitmek bilmiyordu. Bir Sağa,Bir sola yürüyüp Duruyordum evin içinde. İlk defa bu kadar heyecanlıydım. Öğle namazını kıldıktan sonra, Yola koyulduk annemle. Ali
Bizi Kızın evine kadar götürdü. Kapıyı çaldık. Kapıyı babası açtı ve Buyur etti eve.

Biraz sohbet etdik. Asıl konuya Geldi Sonra, Kızın babası konuşuyordu. ” Evladım Benim söyleyeceğim bir şey yok, Sen Kızımla konuş bu konuları” dedi. Şaşırmıştım, Gerçekten şaşırmıştım. Çünkü ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyordum. Dünyalık bir konu açılmamıştı ilk defa.

Bir odaya aldılar beni kızla görüşecektik. Sandalyeye oturdum, Ellerim masanın üzerinde, Avucumun içerisindeyse Terleyen Ellerimi silmek için,Biz bir mendil. Odaya girdi kız, Nurani yüzü Önüne bakarak konuşmayabaşladı. Diğer kızlar gibi bilezikten gelinlikten girmedi konuya.

Sorusu, Namazdan oldu. Bana namaz kılıyor musun demedi, Namazı Kaç dakika kıldığımı sordu. “Mesela öğle namazın kaç dakikada bitiyor” dedi. “yaklaşık onbeş dakika” diyince, Memnun oldu. Sonra “birikmiş ne kadar paran var” deyince, Önceki görüştüklerim gibi konuşmaya başlayacak Herhalde dedim içimden. “Kırbeş bin lira kadar birikmişim var” dedim. “Paranın zekatını veriyor musun” deyince, Yanlış düşündüğüm için çok utandım. “Evet Veriyorum” dedim.

Konuşmasına ağır ağır devam etti. “Sizden önce 3 kişiyle daha görüştüm. Hepsi zengindi Güvendikleri tek şeyleri paraları. Bütün konuşmaları paraya, Zenginliğe dayanıyordu, dine ait hiçbir bilgileri yoktu.  Ve namaz bile kılmıyorlardı. Size ilk sorum namaz oldu.

Çünkü namazı doğru olan ve huşu içinde kılan bir insandan Zarar gelmez. Ailesinin hakkını gözetir
Haksızlık yapmaz. Herkes için en iyisini en güzelini ister kimseyi hor görmez ve ezmez. Böyle insanı Bütün mahlukat sever. Mahlukatın sevdiğini de Allahu Teala sever, Allahu Teala’nın sevdiği kul ise Makbul edilen kuldur”.

Ve devam etti konuşmaya, “Sonra zekatı sordum. Çünkü o parada fakirlerin Hakkı da var. Fakirlerin hakkını gözetmeyen eşinin hakkını da gözetmez. Allahu Teala ondan nasıl razı Olur ki. Ne kadar doğru konuşuyordun. Konuşmaları beni çok mutlu etmişti. Dünyalık bir şey istemiyorum diye Devam etti.

sonra Yan taraftaki kitaplığa dönerek, Okuduğu kitapları gösterdi. Görünce çok mutlu oldum. Çünkü benim okuduğum ehl-i sünnet alimlerin kitaplarını okuyordu. Ben kızarıp terliyordum nedense, Elimdeki bez mendil de iyice ıslanmış. Benim ise kıza Soracağın bir şey kalmamıştı. Ben sormadan, Her şeyi anlattı bana.

Son olarak annemle konuşmak istedi. Ben dışarı çıkmak için Ayağa kalkınca Elimdeki mendil yere düştü. Yeri göz gezdirdim
Ama, Göremedim mendili. Dışarı çıktım. Annemle de 10 dakika kadar konuştular içeride. Annem çıkınca evden izin isteyip ayrıldık. İki tarafta birbirinden memnun olmuştu. Anneme içeride Ne konuştuklarını sordum. Anneme nasıl davrandığımı ailemle olan ilişkilerimi sormuş. Çünkü Anne ve babanın razı olmadığı bir evlattan Allahu Teala razı olmaz.

Eve gidince Konuyu babamla konuştum. Çok sevinçliydim abdest aldım, şükü namazı kıldım. Sonra birkaç gün önce Gördüğüm Rüya geldi aklıma. Elimdeki sabır kılıcıyla zorlukları aşmak nasip olmuş Ve sonuca ulaşmıştım.

Bu günden itibaren düğün hazırlıklarına başlayacaktık artık. Söz kesilip aileler arasında yüzük takıldı. Düğün konusu biraz sıkıntılı olmuştu. Akraba tarafı Çalgılı olmasında ısrar ediyor, Ben ise dini yönden olmayacağını anlatmaya çalışıyordum. Ben Yumuşak huylu oldukça, Onlar daha fazla Üzerime geliyorlardı.

Düğün çalgılı olurmuş onlara göre, Cenaze evi gibi dualar edilip mevlüt okutulmazmış. Ne yapacağımı şaşırmış Ve iyice bunalmıştım. Defalarca haram olduğunu anlatsam da Çalgısız olması gerektiğini kabul ettiremiyordum. Bir akşam evde akrabalarla toplan Bu konu hakkında konuşuyorduk. “Bir şartla istediğinizi kabul ederim” deyince, Hepsi Şaşırdı.

Herkes gözlerini bana çevirmiş, Ne diyeceğimi bekliyorlardı. “Öldüğümde mezara benimle girecek olan varsa. Ve benim yerime hesap vermek isteyen olursa, Kabul edeceğimi” söyledim. Kimse yüzüme bakmıyordu artık utanmışlardı açıkçası. Bu konuda Böylece kapanmış oluyordu.

Bir Perşembe günü kız tarafı ile sözleşip düğün alışverişine çıktı. Nişanlım Sanki yanımda Köle gibi duruyor. Ben ne göstersem olur beğendim diyordu. Bir insan, Bu kadar mı mütevazi, Bu kadar mı ince olabilir. Onun bu durumunu gördüğüm zaman ben en kaliteli en güzel olan eşyaları alıyordum. Onu mutlu etmek için elimden geleni yapmak istiyordum.

Evimizi döşemiştik Her şey çok güzel gidiyordu. Düğün günü gelip çatmıştı heyecandan ölecek gibiydik. Elim ayağıma dolaşıyordu. Düğün Tam istediğim gibi olmuştu. Evliliğimizin ilk yılları Diğer evlilikler gibi Tartışma ya da kavga ile geçmedi. Biz, İslam’ın etrafında birleşmiştik ve Hiçbir sorunumuz da olmuyordu.

Eşimin zekasına güzel ahlakına Güler yüzüne Hayrandım. Onsuz zaman geçmiyordu. Işteyken Fırsat buldukça arıyordum. Sesini duyunca da, Çok mutlu oluyordum. Konuşmasında Içimi rahatlatan Bir Tesir vardı. Bu nasıl yapıyordu bir türlü anlamıyordum.

Eve gittiğimde beni Her zaman güleryüzle karşılar, O anda bütün yorgunluğum giderdi. Yemek hazırlarken yardım ederdim. “sen otur Yorgunsun” derdi. Ben de içeri gidip otururdum. Onun üzülmesini istemiyordum çünkü. Her ne isterse yerine getirmek için can atıyordum. Benden bir şey istesin diye gözlerinin içine bakardım.

Arada bir arabamla gezerdik Gezdirince Mutlu olurdu. Yine bir gün gezdirmek için çıkıp arabaya bindik ,Dönüp bana bakıp. Sabır çok güzeldir. Sabır insanı bu araba gibi, Ulaşmak istediği yere götürür dedi. Neden böyle bir şey söylediğini anlamamıştım. Biraz gezip eve geldik.

Birkaç gün önce yatak odasının kapısı bozulmuş kilidi zor açılıp kapanıyordu. Geçen gün mahallemizde hırsızlık olayı olduğu için, Odamızın kapısını kilitliyorduk. Yaklaşık Bir haftadır Eşimin midesi bulanıyordu. Bunun içinde geceleri sık sık kalkıyordu. Benim uykum çok hafif olduğu için de, Hemen uyanıyordum.

O gece tekrar midesi bulanmış olacak ki Kalktığını hissedip Gözlerimi açtım ama Uyandığımı anlamadımı. Yavaşça doğru kapıya doğru ilerledi. Fakat bu anda gözlerime inanamayacağın bir olay yaşandı.  Ben rahatsız olmayayım diye kilitli olan kapının anahtarına bile dokunmadı, Kapı kilitliydi, Eşim “Bismillahirrahmanirrahim” dedi.

Ve kapıyı açmadan dışarı çıkmıştı. Bu durumu görünce Kalbimin atışları hızlanmış, Terlemeye başl Yataktan kalktım Gözlerim kapıya odaklanmış
Yatak odasının camından lavabonun ışığı belli oluyor Lavaboda elini yüzünü yıkayıp ışığı söndürdü.

Ben hemen yatağa yatıp Uyuyormuş gibi yaptım.  fakat eşim kapıyı açmadan odaya gir Kalp atışlarım iyice artınca dayanamadım. Uyanmış gibi yaparak yataktan doğrulup oturdum. Eşimin yüzüne baktım adeta yüzü nurlanmış parlıyordu. Uyandığımı görünce gülümseyerek yüzüme baktı Ne yapacağımı Ne diyeceğimi bilemedim. Rahatsız mı ettim diye. Yok çıktığını bile duymadım, deyince gülümsedi. Işe gittiğimde sürekli o anları düşünüp duruyordum. Bu nasıl olabilirdi ki,

Akşam eve gittiğimde Zile basmadım, Ve kapıyı anahtarında açtım. Kapıyı açtığında eşimi karşımda buldum. Işten geldiğimde kapıyı açmak için bekliyor, Selam verip İçeriye girdim. Elimi yüzümü yıkayıp Sofrayı hazırladık ve yemeğimizi yerken. “Bugün neden durgunsun, Bir şey mi oldu” diye sordu. Cevap veremedim Dün geceki olayı Nasıl sorabilirdim ki.

Sana bir şey söyleyeceğim diyerek elimden tutup Beni ayağa kaldırdı. Gözlerinin içine bakıyordu. “Buyur söyle” dedim. “Hamileyim” dedi.  Ondan sonrasını hatırlamıyorum zaten O anda ayaklarım boşalmıştı. Düşüp kalmışım yerde. Yarım saat sonra kendimde, geldiğimde Eşim yanı başında oturuyordu. Yattığım yerden doğrulup Eşime bakınca Utanıp yüzüne çevirdi yere.

Bu haberi o kadar sevinmiştim ki anlatamam. Akşamları İşten eve gelirken artık bebek eşyaları alıyor, Gece yattığımızda eşimle hayal kuruyorduk. Çocuğumuz belli bir yaşa geldiğinde ilk hangi kitabı okumalıydı acaba, Ilk önce namaz hakkındaki bilgileri öğrenmeliydi. Ondan sonra Hangisini okusak acaba İslam ahlakı mı Yoksa herkese lazım Imanım Yokmu. İlk önce halifelerin menkıbeleri ile yetiştirilmeliydi. Benim evladım ehl-i sünneti savunan ehl-i sünneti yaymak için çabalayan bir kul olmalı.

Belli bir zaman dilimi içerisinde, Eşimle beraber kitaplar okuyorduk. Bir akşam okurken Yorgunluktan gözüme Ağrı girince Eşime rica edip Sesli okumasını istedim. Ve gözlerimi dinlendirmek için kapattım. bir ara gözlerimi açtım, Elindeki kitap kapalıydı.    Gözlerimi açtığımı görünce hemen kitabı açıp gözlerini kitaba Diktim.

Anladım ki, O kadar sayfayı ezberlemiş Ve ezberinden okuyor. “Bu kitabı bu zamana kadar kaç defa okudun” diye sorunca “Bilmiyorum” dedi peki kitabı bitirmen ne kadar sürüyor Bir hafta diye cevap verdi. Anladım ki eşim manevi dereceleri yükselmişti beni rahatsız etmemek için Açmadan çıkması bir Keramet.

O günden sonra Eşime olan hürmet ve saygım daha da arttı. Eşim bir evliyaydı. Ilmihal okuduğumda Anlamadığım yerleri eşime soruyordum. Öyle güzel açıklayıp anlatıyordu ki hayran kalmamak mümkün değildi. Hikmetini bilmediğim en ufak bir davranışını görsem soruyordum. O da hemen Açıklar ilmihalin şu sayfasında yazıyor diye söylerdi. Her haline sabrediyordu ve her haliyle de şükrettiği ortadaydı. İslamiyeti yaşayan bir numune vardı karşımda. Bu yüzden Allahu Teala’ya her saniye şükretsem Yine az gelir.

Eşimin birkaç kerametini daha görünce, Dayanamadım. Artık ne pahasına olursa olsun, Bu konuyu konuşacaktım kendisine.
Her zamanki gibi işten geldim Yemek yedik, Konuyu konuşmak için Eşimi karşıma aldım. Giderek büyüyen bir heyecanla, başladım Yavaş Yavaş konuşmaya.

İslamiyet’in en ince kurallarına En güzel şekilde dikkat ediyorsun, Konuyu uzatmak istemiyorum Dediğim anda, Eşim konuşmaya başladı. Sabır Güzel şeydir. Sabrederken şükretmek, Daha güzeldir. Insan Her haline sabreder Ve şükrederse Allahu Teala ona daha iyilerini ihsan eder. Artık ağzımdan tek kelime çıkmıyordu Eşim de konuşmasını bitirmişti.

O günden sonra, Ona olan davranışlarım daha dikkatli olmaya başladı.  Onu kırabilecek her şeyden uzak duruyordum.
Bir akşam annem aradı Komşu kızının düğünü varmış, İki gün sonra, Düğüne Beni de davet etmişler. Eşimle birlikte gittik düğünde, Her şey İslam’a uygun düzenlenmişti erkekler ve bayanların yerleri farklı bölümlerdeydi.

Düğündeki İslam’a uyma titizliğini görünce çok sevindim. Bir akşam kendisine balkondan verdiğim Kıyamet ve Ahiret kitabı geldi aklıma 10 dakika sonra küçük bir çocuk geldi. O kızın kardeşiydi bu.Babası işe giderken arkasından ağlayan çocuk abi eğilir misin dedi. Eğildim, Kulağıma ablasının bana çok teşekkür ettiğini söyledi. Ben vesile olmuşum Onun bu duruma gelmesinde. Bunu öğrenince Çok sevindik. Eşim Hamile olduğu için fazla kalamadık düğünde evinde.

Aradan aylar geçmiş ve eşim doğum yapmış, Bir tane oğlum olmuştu. Hayatımızdan çok memnunduk. Eşimle her akşam kitap okumaya devam ediyorduk eşime, “Üstadım” diye hitap Diyordum. O benim üstadımdı. Dünya ve ahiret saadetim için en büyük vesile idi. geceleri rahatsız olmasın diye Oğlumuz ağlayınca çocuğu alıp başka odaya gidiyordu.

Arıdan 2 yıl geçmiş oğlumuz büyümüştü. Eşim her fırsatta sabır ve şükretmemi Telkin ediyordu. Bir zaman sonra eşim hastalandı. Zamanımızın çoğu hastanede geçiyordu eşimin hastalığı artmış benimse elimden Hiçbir şey gelmiyordu. bir akşam işten eve geldiğinde kapıyı çalmama Rağmen açmadı. içeri girdim, içeride bilmediğim mükemmel bir koku vardı.
Eşime seslendim, Duyuramadım. Yatak odasına girdiğimde Eşim yatıyordu. ilk önce uyuyor zannettim, Uzun zaman uyanmayınca Gidip uyandırmaya çalıştığımda, Eşimin Vefat ettiğini anladım.

O anda yıkılmıştım içim yandı. Gözlerimden yaşlar akmaya başladı annemi aradım, Gelmesini istedim. Eşimi Diğer gün defnettik eve girdiğimde burnuma gelen o güzel koku Mezardan da gelmeye Başlamıştı. Her eve gittiğimde o kokuyu duyuyordum. Giremiyordum eve, Onu özlüyordum sadece, Canım eşim, Üstadım vefat etmişti. Söylediği gibi yapmaya çalışıyor Sabretmekten Başka çare bulamıyordum,

Her an onu düşünüyordum. Aylar sonra Eve girme cesareti gösterdim. Gözlerim doldu ağlamaya başladım. Balkonda çıkıp sandalye oturdum. Dolunay vardı.  Ali’nin beni aradığı o akşam geldi aklıma. O akşam da aynı Dolunay vardı. Gözlerimden yaşlar akarak dışarıya, Doğru üstadımın, Eşimin mezarına gittim. Saatlerce ağladım. O güzel kokuyu hissetmeye başladım tekrardan.

Arkamdan bir el omzuma dokundu, Arkama döndümEşim.  Nurlar içinde arkamda duruyor. Heyecandan bir şey söyleyemiyordum, Başım dönmeye başladı. Ve bayılmışım. Uyandığımda sabah ezanı okunuyordu. Ayağıya kalktım, Etrafıma baktım. Eşimi ilk gördüğüm anda Sabret dediğini hatırladım. Sabret….

Camiye gidip sabah namazını kıldıktan sonra Dışarı çıkarken, Cebimde bir şey olduğunu fark ettim. Elimi Cebime attığımda, Bir tane mendil vardı. Eşimin evinde İlk konuştuğumuz zaman, Avucumun içindeki mendil ayağa kalkarken Yere düşmüştü Demek ki. Eşim bulup saklamış Mendili.  Gözlerime doğru götürdüğümde mendilin Bilmediğim bir şekilde, Çok güzel koktuğunu fark ettim.

İbretlik evlilik hikayelerin de,  “Saliha Eş”  isimli İslami evlilik hikayeleri n den birini okudunuz  okudunuz. Yorumlarınız Bizim için çok önemli , hikayemiz hakkında bir yorumda bulunmak istermisiniz.

Hikayeler Kategori
Kısa Hikayeler
İbretlik Hikayeler
Dini Hikayeler
Aşk Hikayeleri
Başarı Hikayeleri
Gerçek Yaşam Hikayeleri
Sizden Gelen Hikayeler

🔸Yaşam Tadında Kısa Hikayeler (Youtube) Kanalımızda yayınlanan tüm hikayeleri dinlemek için için, Abone olun ▶ http://bit.ly/2vCvpPt Bildirimlerin gelmesi için “ZİLİ” (🔔) açmayı unutmayın.

saliha eş evlilik hikayesi

İlginizi Çekecek Hikayeler

Bir Cevap Yaz

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *