«
  1. Anasayfa
  2. Gerçek Yaşam Hikayeleri
  3. KÜÇÜK SERÇE ve KOMŞULAR

KÜÇÜK SERÇE ve KOMŞULAR

ibretlik hikayeler

Küçük Serçe / İbretlik Hikayeler

İbretlik hikayeler serimizin bu bölümünde, komşuluk bağlarının gücünü keşfedeceksiniz, komşuluk ilişkilerinin ve yaşlı insanlarla olan bağların önemine dair ibret dolu bir anlatı sunuyor. Günümüzde sıklıkla göz ardı edilen bu güzel ilişkiler, içinde birçok öğüt barındıran bu hikayeyle tekrar hayat buluyor.

Hikayemizi Dinlemek İstermisiniz?

gerçek yaşamdan ibretlik hikayeler


Kaldırımın kenarında bir serçe gördü küçük kız. Uçmaya çalışıyor ama başaramıyordu. Hayvanın belli ki bir sıkıntısı vardı. “Ay, yazık.!” diye düşündü küçük kız. Geçip gidemedi. Sanki gizli bir el onu durdurmuştu.

Kendini sorumlu hissederek serçeyi yerden alıp eve götürmek istedi. Zavallı serçe kendini Seren Ay’ın avucundan kurtarmaya çalıştı ama kız onu bir anne gibi sarmıştı.

Seren Ay etrafına bakınarak bir veteriner aramaya başladı. Nihayet yarım saatlik bir aramadan sonra veterineri buldu. Artık minik serçe güvende sayılırdı.

Veteriner dikkatlice yarasını sardı ve minik serçeyi uzatırken sıkı sıkı tembihlemeyi unutmadı. “Bir iki haftaya kadar toparlar. Ancak sokakta kalması tehlikeli olur, her an bir kediye kurban gidebilir.”

Seren Ay veterinerden kuş besleme hakkında detaylı bilgi aldıktan sonra serçeyle birlikte evin yolunu tuttu. Birkaç gün geçmiş ve minik serçe kendini toparlamıştı. Zavallı kuş artık rahatlıkla uçabilecek konuma gelmişti.

Bir gün…

Seren Ay ona uçma pratiği yaptırırken açık unutulmuş pencereden dışarı çıkan serçe havadaki rüzgarın etkisiyle bir alt komşunun, Şükran teyzenin evine giriverdi.

Şükran teyze aksi ve geçimsiz bir ihtiyardı. Seren Ay !ların apartmanında kimse onunla görüşmek istemiyordu. Yalnız ve huysuz bir kadındı Şükran teyze.

Kızcağız çaresiz, minik serçenin akıbetinden endişe ederek huysuz kadının kapısını çaldı. Kadının bağıracağından korkarken yaşlı kadın sıcacık bir ses tonu ile ” Merhaba.!” diyerek kapıyı açtı.

Seren Ay, tam ağzını açıp da ”Şükran teyzeye , Serçem.!” diyecekti ki serçesinin bu aksi kadının elinde olduğunu fark etti. Kadın, Seren Ay’ı evine davet etti. Seren Ay şaşırarak ve birazda çekinerek kadının evine girdi. Yaşlı kadın serçeyi nasıl bulduğunu sorunca öyküsünü anlattı.

Küçük serçe evin içinde uçup dururken Seren Ay da apartmandaki herkesin yaşlı kadından çekindiğini söyleyiverdi. Şükran teyze “ Ben yaşlı biriyim kızım, yaşlanınca insan yalnızlaşıyor. Rahmetli ananem bana son günlerinde ‘ihtiyarın yüzü ekşi olur, Kimse gelmez ziyaretine’ derdi. Şimdi daha iyi anlıyorum onu.

İnsan ihtiyarlaşınca tahammülü de azalıyor. Gürültü olunca ya da etraf kirlenince elbette komşularımla aksileşiyorum. Ama senin gibi beni ziyaret etseler, halimi hatırımı sorsalardı onlara karşı hoşgörüm gelişirdi.” deyiverdi usulca.

Bu tatlı sohbetten sonra Seren Ay, özünde hoş bir insan olan bu kadını daha sık ziyaret etmeye, hatta diğer komşularla beraber ziyaret etmeye karar verdi. Üst kata doğru çıkarken binaya yeni taşınan yaşlıca bir bey onu gördü. ’Kızım bu tatlı serçeye ne oldu böyle?’” dedi ve ayaküstü bir sohbet başladı.

Yaşlıca bey emekli Din Kültürü öğretmeniydi ve bir muhabbet kuşu besliyordu. Yaşlıca bey, Seren Ay’ı hanımıyla tanışmaya davet etti. Bu arada okuldan da konuştuklarında kızın Din Kültüründen kalmak üzere olduğunu öğrenince ona ücretsiz olarak derslerinde yardımcı olmayı teklif etti.

Kız, elinde serçe ile evine döndüğünde akşam olmuştu. Yaramaz kuş uçma denemeleri yaparken bu sefer de üçüncü kattaki bir daireye girmişti. Üçüncü kattaki karı-koca Yasin ile Yasemin sebepsiz yere tartışıyorlardı. Bağıra çağıra birbirleriyle konuşuyorlar ama aslında birbirlerini hiç dinlemiyorlardı.

Neredeyse tabaklar, çanaklar ve terlikler uçuşmaya başlayacaktı ki içeri serçe girdi. Karı-koca birden durdu ve serçenin peşine düştü. Yaramaz kuş bir koltuktan diğerine uçuyordu. Bu arada kapı açıldı ve Seren Ay içeri girdi. “Sanırım serçem sizin evinize kaçtı.” dedi. Yasin ve Yasemin onu içeri davet ettiler ve tüm hikayeyi anlatmasını istediler.

Özellikle de Şükran teyze ilgili olan kısmını. Seren Ay dedi ki :
– Sanırım birbirimizi dinlemeyi, birbirimize saygı göstermeyi unuttuk. Karı-koca önce birbirlerine, sonra utanarak yere baktılar.

Ertesi akşam Seren Ay bir organizasyon yaptı. Tüm komşular pasta ve böreklerle Şükran teyzeyi ziyaret ettiler.  Öylesine sıcak bir ortam oldu ki…  Onlar sohbet ederken küçük serçe bir koltuktan diğerine zıplıyordu. Sonra da pencereden bir daha dönmemek üzere uçup gitti.

Seren Ay çok mutluydu artık. Allah’ın küçük bir yaratığına yaptığı yardımla aslında o, bütün apartmana yardım etmişti.


Bu ibretlik hikayeler, komşuluk ilişkilerini ve yaşlı insanlarla olan bağları vurgulayarak kalplerimize dokunuyor. Unutmayın, küçük bir gülümseme, dostça bir selam, komşularımızla kurduğumuz ilişkilerde büyük farklar yaratabilir. İbretlik hikayeler serimize katıldığınız için teşekkür ederiz. Daha fazla hikaye için bizi takip etmeyi unutmayın!


Hikayeler Kategori

Kısa Hikayeler
İbretlik Hikayeler
Dini Hikayeler
Başarı Hikayeleri
Gerçek Yaşam Hikayeleri
Sizden Gelen Hikayeler 
İngilizce-Türkçe Hikayeler
Yaşam Tadında Kısa Hikayeler (Youtube)


 

İlginizi Çekecek Hikayeler

Bir Cevap Yaz

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorumlar

  1. SALIH İŞSEVER

    Eline sağlık çok güzel olmuş kardeşim..