The adventures of Tom Sawyer / Tom Sawyer’in Maceraları

2.45k

The adventures of Tom Sawyer / Tom Sawyer’in Maceraları

İngilizce Türkçe hikayeler

A1 seviye İngilizce Hikâyeler ve Türkçeleri, İngilizce Hikayelerin Türkçe çevirileri, English – Turkish stories, Kısaca sizlere İngilizce – Türkçe Hikayeler paylaşımında bulunmak istedik, Bilmediğiniz İngilizce kelimeler varsa onları da kelime defterinize not alınız… İyi okumalar dileriz…

Saturday morning, Tom was not happy, but he started to paint the fence.
( Cumartesi sabahı Tom mutlu değildi, fakat çitleri boyamaya başladı. )
His friend Jim was in the street.
( Arkadaşı Jim sokaktaydı. )
Tom asked him, “Do you want to paint?”
( Tom :”Boyamak ister misin?”, diye ona sordu. )
Jim said, “No, I can’t. I’m going to get water.”
( Jim :”Hayır, yapamam. Ben suya gidiyorum. ” )
Then Ben came to Tom’s house.
( Sonra Tom’un evine Ben geldi. )
He watched Tom and said, “I’m going to swim today. You can’t swim because you’re working.”
( Tom’u izledi ve ” Bugün yüzmeye gideceğim. Senin işin var bu yüzden yüzemezsin.”, dedi. )

Tom said, “This isn’t work. I like painting.”
( Tom: “Bu iş değil. Ben boyamayı seviyorum.” )
“Can I paint, too?” Ben asked.
( “Ben de boyayabilir miyim?” diye sordu Ben. )
“No, you can’t,” Tom answered. “Aunt Polly asked me because I’m a very good painter.”
( “Hayır, yapamazsın.”, diye cevapladı Tom. ” İyi bir boyacı olduğum için Polly teyze benden istedi.” )
Ben said, “I’m a good painter, too. Please, can I paint? I have some fruit. Do you want it?”
( “Ben de iyi bir boyacıyım, lütfen boyayabilir miyim?, dedi Ben. Biraz meyvem var. İster misin? )
OK,” Tom said. “Give me the fruit. Then you can paint.”
( “Tamam”, dedi Tom. ” Meyveleri bana ver. Ondan sonra boyayabilirsin.” )
Ben started to paint the fence.
( Ben çitleri boyamaya başladı. )
Later, many boys came to Tom’s house.
( Sonra, birçok çocuk Tom’un evine geldi. )
They watched Ben, and they wanted to paint, too.
( Beni izlediler ve onlar da boyamak istediler. )
Tom said, “Give me some food and you can paint.”
( Tom: “Bana biraz yiyecek verin sonrasında boyayabilirsiniz.” )
Tom stayed in the yard, and the boys painted.
( Tom bahçede durdu ve çocuklar çitleri boyadı. )
They painted the fence three times. It was beautiful and white.
( Çitleri üç kez boyadılar. Çitler beyaz ve güzellerdi. )
Tom went into the house. “Aunt Polly, can I play now?” he asked.
( Tom eve girdi. “Polly teyze şimdi oynayabilir miyim?”, diye sordu. )
Aunt Polly was surprised. “Did you paint the fence?” she asked.
( Polly teyze şaşırmıştı. “Sen mi çitleri boyadın?”, diye sordu. )
“Yes, I did,” Tom answered.
( “Evet, ben yaptım.”, diye cevapladı Tom. )
Aunt Polly went to the yard and looked at the fence.
( Polly teyze bahçeye gitti ve çitlere baktı. )

She was very surprised and very happy.
( Çok şaşkın ve mutluydu. )
“It’s very beautiful!” she said. “Yes, you can play now.”
( ” Çok güzeller.”, dedi. “Evet, şimdi oynayabilirsin.” )
Tom walked to his friend Joe Harper’s house and played with his friends there.
( Tom arkadaşı Joe Harper’ın evine gitti ve arkadaşlarıyla orada oyun oynadı. )
Then he walked home again.
( Eve tekrar geri geldi. )
There was a new girl in one yard.
( Bahçede yeni bir kız vardı. )
She had yellow hair and blue eyes.
( Sarı saçlı ve mavi gözlüydü. )
She was beautiful.
( Güzel bir kızdı. )
Tom wanted to talk to her, but she didn’t see him.
( Tom onunla konuşmak istedi, fakat kız onu görmedi. )

She went into her house.
( Kız evine girdi. )
Tom waited, but she didn’t come out again.
( Tom bekledi, fakat kız tekrardan dışarı çıkmadı. )

A2 seviye İngilizce Hikâyeler ve Türkçeleri, İngilizce Hikayelerin Türkçe çevirileri, English – Turkish stories, sizler ile paylaştığımız ”The adventures of Tom Sawyer / Tom Sawyer’in Maceraları” İngilizce-Türkçe Hikayeler paylaşımımızı beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.